Siyasetteki kutuplaştırıcı dil, toplum üzerinde yoğun kaygıya neden oluyor: ‘Baskı direnişi tetikler’

Türk Tabipleri Birliği: Kutuplaştırıcı Siyaset Toplum Sağlığını Olumsuz Etkiliyor

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından Türk Tabipleri Birliği (TTB), kutuplaştırıcı siyasetin, toplum sağlığına zarar verdiğini vurguladı. TTB, bu tür siyasetin yurttaşların psikolojisi üzerinde olumsuz etkilere yol açtığını belirtti.

Cumhuriyet gazetesi, toplumun nasıl etkilendiğini ve siyasilerin toplum sağlığını korumak için üzerlerine düşen sorumlulukları Türkiye Psikiyatri Derneği Medya Kurulu Üyesi Prof. Dr. Burhanettin Kaya ile konuştu. Kaya, siyasi figürlerin toplum için rol modelleri olduğunu ve kullandıkları dilin toplum üzerinde büyük etkisi olduğunu söyledi.

Prof. Dr. Kaya, “Siyasi figürlerin kullandığı dil, toplum üzerinde güçlü etkilere sahiptir. Dildeki şiddeti ortadan kaldırma sorumluluğu siyasetçilere aittir. Kutuplaşıcı dil, ayrımcılık ve düşmanlığa neden olabilir. Bu tür bir dil, toplumdaki belirsizlik, kaygı, öfke ve haksızlık duygularını artırabilir” şeklinde konuştu.

Toplumun İyileşmesi Dilde Başlar

Şiddetin kendini önce dilde gösterdiğini savunan Kaya, George Orwell’in 1984 romanında siyasi dil hakkında söylediklerinin günümüzde de geçerli olduğunu belirtti. Ayrımcı ve düşmanlık yayan bir dilin, toplumda olumsuz etkilere neden olduğunu ifade etti.

Ayrımcı Dil Çeşitli Riskleri Beraberinde Getirir

Kaya, ayrımcı dilin yurttaşlarda çeşitli olumsuz etkilere sebep olabileceğini vurgulayarak, medyanın dilindeki kutuplaştırıcı siyasetin yurttaşları nasıl etkileyebileceği konusunda uyarılarda bulundu. Belirsizlik, kaygı ve öfkenin artabileceğini belirten Kaya, demokratik hakların kısıtlanması durumunda toplumda öfke ve baskıya karşı direnişin tetiklenebileceğini sözlerine ekledi.

Related Posts

Yeşil çay Alzheimer’a umut oldu

Araştırmacılar yeşil çayda bulunan güçlü bir antioksidanın beyindeki zararlı protein birikimlerini ortadan kaldırabileceğini keşfetti.

Kasaptan alınıyor, damarları anında açıyor! Kilosu 300 liraya satılıyor

Uzmanlara göre ölçülü tüketildiğinde damar sağlığını koruyor, kan akışını hızlandırıyor ve kalbi güçlendiriyor… Kasaptan alınıyor, kilosu 300 liraya satılıyor.

Probiyotik mi, prebiyotik mi, postbiyotik mi? Hangisi ne işe yarar?

Probiyotik deyince akla yoğurt geliyor ama doğru bakteri olmadan yoğurt sadece yoğurttur. İçeriğini bilmeden içilen “probiyotik” işe yaramaz, zarar bile verebilir. Prebiyotik bakterileri besler, probiyotik canlı bakteri içerir, postbiyotik ise bakterinin arkasında bıraktığı faydalı ürünlerdir. Doğru olanı, doğru zamanda almak şart.

Çocuklar ayıla bayıla yiyor meğer büyük tehlikeymiş

Uzmanlar, çocukların çok sevdiği bu renkli atıştırmalığın yüksek şeker ve katkı maddeleriyle ciddi sağlık riskleri taşıdığı konusunda uyarıyor.

İnce bağırsakta bakteri üremesi: SIBO!

Karnınızda su kabarcığı gibi sesler mi var? Sürekli gaz, şişkinlik, ishal-kabız döngüsü, mide yanması ve “sanki taş oturmuş gibi” bir his mi yaşıyorsunuz? Sorun kalın bağırsakta değil, ince bağırsakta bakteri üremesi olabilir. SIBO adı verilen bu tablo, yıllarca fark edilmeden ilerleyebiliyor. Şişkinlikten depresyona, sivilceden yorgunluğa kadar çok sayıda belirtiye neden olan bu sessiz düşman testle teşhis edilebiliyor.

Hastanede ‘Yeşil reçete’ skandalı! E-İmza vurgunu

Kırıkkale’deki bir kamu hastanesinde görev yapan M.T.C., 4 farklı doktora ait sistem hesaplarını kullanarak 8 kişiye toplam 37 kutu yeşil reçeteli sentetik hap yazdı. Evinde uyuşturucu da ele geçirilen şüpheli gözaltına alındı.

vozolcenter.com