Bağ Kuramamak, Kumar Bağımlılığına Yönlendiriyor

Bağ Kuramamak ve Bağımlılık İlişkisi

Uzman Psikolog Arzu Hamurcu, bağ kuramayan insanların bağımlılıklara yöneldiğini belirtiyor. Hızlı tüketim çağının etkilerinden biri olarak bağımlılıkların ön planda olduğunu vurguluyor.

İnsanların fazla haz elde etme isteği bağımlılıklara yol açabiliyor. Hazzı daha çabuk ve büyük ölçüde deneyimlemek isteyen bireyler, çeşitli bağımlılıklara yönelebiliyor. Bu durum sadece kumar gibi belirli konularla sınırlı değil, genel bir bağımlılık etkisi taşıyor. Bağımlılıkların temelinde, haz odaklı ve hormonlarla ilişkili olduğunu belirten Hamurcu, bu konuda daha fazla çalışmanın gerekliliğine dikkat çekiyor.

Bağ kuramamanın, bireyi diğer bağımlılıklara sürüklediğini ifade eden Hamurcu, insanların kendilerini anlaşılmaz hissettiği durumlarda bağımlılıklara eğilim gösterebileceğini belirtiyor. Bu noktada maddeden ziyade verdiği duygulara bağımlı olunduğunu vurguluyor. Bu durumun ayırt edilmesi ve hangi anlarda, hangi duygularla bağımlılığa yol açıldığının belirlenmesi önem taşıyor.

Yoksunluk krizlerinde destek almanın gerekliliğini vurgulayan Hamurcu, bağımlılığı önlemek için başka etkinliklerle bu boşluğun doldurulabileceğini de ekliyor. Bağımlılığın yol açabileceği kriz durumlarında sosyal destek almanın önemine değinen Hamurcu, uzman görüşü ve yardımın bu süreçte büyük fayda sağlayabileceğini belirtiyor.

Bağımlılıkla mücadelede tek başına zorlukla karşılaşılabileceğini anlatan Hamurcu, uzman desteğiyle bu sürecin daha sağlıklı atlatılabileceğini vurguluyor. Bağımlılıkla başa çıkmak için sosyal destek almanın ve erken müdahalenin önemine dikkat çekiyor.

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / EREN KAN – Genel

Related Posts

Yeşil çay Alzheimer’a umut oldu

Araştırmacılar yeşil çayda bulunan güçlü bir antioksidanın beyindeki zararlı protein birikimlerini ortadan kaldırabileceğini keşfetti.

Kasaptan alınıyor, damarları anında açıyor! Kilosu 300 liraya satılıyor

Uzmanlara göre ölçülü tüketildiğinde damar sağlığını koruyor, kan akışını hızlandırıyor ve kalbi güçlendiriyor… Kasaptan alınıyor, kilosu 300 liraya satılıyor.

Probiyotik mi, prebiyotik mi, postbiyotik mi? Hangisi ne işe yarar?

Probiyotik deyince akla yoğurt geliyor ama doğru bakteri olmadan yoğurt sadece yoğurttur. İçeriğini bilmeden içilen “probiyotik” işe yaramaz, zarar bile verebilir. Prebiyotik bakterileri besler, probiyotik canlı bakteri içerir, postbiyotik ise bakterinin arkasında bıraktığı faydalı ürünlerdir. Doğru olanı, doğru zamanda almak şart.

Çocuklar ayıla bayıla yiyor meğer büyük tehlikeymiş

Uzmanlar, çocukların çok sevdiği bu renkli atıştırmalığın yüksek şeker ve katkı maddeleriyle ciddi sağlık riskleri taşıdığı konusunda uyarıyor.

İnce bağırsakta bakteri üremesi: SIBO!

Karnınızda su kabarcığı gibi sesler mi var? Sürekli gaz, şişkinlik, ishal-kabız döngüsü, mide yanması ve “sanki taş oturmuş gibi” bir his mi yaşıyorsunuz? Sorun kalın bağırsakta değil, ince bağırsakta bakteri üremesi olabilir. SIBO adı verilen bu tablo, yıllarca fark edilmeden ilerleyebiliyor. Şişkinlikten depresyona, sivilceden yorgunluğa kadar çok sayıda belirtiye neden olan bu sessiz düşman testle teşhis edilebiliyor.

Hastanede ‘Yeşil reçete’ skandalı! E-İmza vurgunu

Kırıkkale’deki bir kamu hastanesinde görev yapan M.T.C., 4 farklı doktora ait sistem hesaplarını kullanarak 8 kişiye toplam 37 kutu yeşil reçeteli sentetik hap yazdı. Evinde uyuşturucu da ele geçirilen şüpheli gözaltına alındı.

vozolcenter.com