İki asırlık dış kuşatmayı yardık, iç kuşatmayı da yarmak zorundayız!

“`html

Bir ülkenin iç ve dış dinamikleri arasında

uyumsuzluk

oluştuğunda, o ülkenin felakete sürüklenmesi kaçınılmazdır.

Türkiye, içsel ve dışsal dinamiklerini uyumlu hale getirme yolunda henüz başarıya ulaşamamıştır.

İmparatorluk çöktü,

Osmanlı’nın mirası silindi ve Türkiye belirsizlik girdabına itilmiş oldu. Tarihî sorumluluğu hiçe sayıldı, Türkiye tehlikeli sularda ilerlemeye zorlandı…

İDDİASIZ TÜRKİYE’DEN İRADESİZ TÜRKİYE’YE…

Burada dikkat çekici bir durum var: İki yüzyıllık Türkiye’den bahsederken, tarih yazan, oyun kuran güçlü bir irade yerine, tarih yazma iradesi yok edilmiş bir varlıktan söz ediyoruz.

Türkiye, iki yüz yıldır iradesini kaybetmiştir. Bu ülke, kendi kaderini tayin edemeyen bir figüre dönüşmüştür.

Güdümlü bir cephe ülkesine

dönüşen Türkiye, eğer bu gerçekliği kabul etmezse, tarih yazma yeteneği bir yana, varlığını sürdürmekte zorlanacaktır.

Diğer yandan, iradesiz bir Türkiye, iç dinamikleriyle ülkeyi kaos, belirsizlik ve iç çatışma döngüsüne ittiğini engelleyemez.

İradesiz Türkiye, iddiasız bir Türkiye demektir ve hayatta kalma mücadelesi veren bir ülkedir.

İddiasını yitiren bir ülkenin, rüyalarını ve hayallerini kaybetmesi kaçınılmazdır; bu, bir yok-ülke durumuna sürüklenmesi demektir.

TÜRKİYE’NİN SÖZÜ: EHL-İ SÜNNET AKÎDESİ VE İRFÂNÎ DERİNLİĞİ

Türkiye’ye iddiasını ve iradesini geri kazandıracak tek kaynağın, kurumsal ve tarihi olarak yüzyıllar boyunca adalet, hakkaniyet ve merhamet ilkeleriyle şekillendirilmiş bir medeniyet tecrübesi olduğuna inanıyoruz.

Ehl-i Sünnet Akîdesi ve İrfanî derinliğin sağladığı irade, tarih yazma kapasitesidir.

Başka bir deyişle,

bizim dünyaya ileteceğimiz mesaj

Ehl-i Sünnet’in insan, varlık ve kainat arasındaki tüm ilişkileri sağlam temellere oturttuğu, toplumsal huzuru karşılıklı hak ve adalet anlayışıyla inşa eden, yeryüzünde

üç yurdun (darülislâm, darüsselâm ve darülinsan)

eşsiz bir şekilde inşa edilmesini sağlamdır; bu, hikmete dayalı ilişki biçimleri geliştirilerek, farklı inanç ve etnik gruplar arasında dengeyi gözetmektir.

ÇIKMAZ SOKAK VE ÇIKIŞ YOLU

Modern Türkiye’nin, Müslüman bir kimliğin tarihî köklerinin yok edilmesiyle şekillendiği ve bu süreçte İslâm’ın toplumsal dinamizmini kaybetmesi nedeniyle, şu an dünyaya duyuracak bir sözü kalmamıştır.

Bu yol çıkmaz bir sokaktı; bizi bizden de uzaklaştırarak tüm hayallerimizi yok eden bir anlayışla, sonunda kimliğimizden kopmamıza yol açan bir duruma sürüklenmemize neden oldu.

Oysa, dünyada adalet, hakkaniyet ve merhamete dair değerlerimize olan ihtiyaç, her zamankinden daha fazla hissedilmektedir.

şu an, belirsizliklerle dolu bir çağ içindeyiz.

Türkiye, medeniyet değerlerini kuşanarak bölgesel bir çekim merkezi haline gelmeye çalışmış ve uluslararası alanda elde ettiği bu başarıyı iç sahada da devam ettirmek zorundadır.

İç dinamikler, medeniyet anlayışımız etrafında bir araya gelmezse, Türkiye, dışarıdan gelen tehditleri aşmasına rağmen içeriden kuşatılmaktan kurtulamayacaktır!

Türkiye’nin içsel tekrar yapılanması şarttır; toplumun her kesimi, adalet, hakkaniyet ve merhamet ilkeleri doğrultusunda bir araya gelmeli ve bir bütün olarak yeniden inşa edilmelidir.

Eğer Türkiye, içten gelen bu tehditlerle ve tarih yazma iradesine yönelik saldırılarla baş edemezse, yok olmaktan kaçınamayacaktır.

Sözün özeti:

Dışarıdan teslim alınmamış bir ülke, içeriden teslim alınmak isteniyor.

Türkiye’nin karışıklıklara ve chaosa sürüklenmesine asla müsaade edilmemelidir;

fiilen işgal

edilemeyen Türkiye’nin,

zihnen işgal

edilme süreci bir an önce sona erdirilmeli ve ülkemizde her şey, kucaklayıcı medeniyet dinamiklerimiz etrafında yeniden düzenlenmelidir.

Bu, dayatmalarla değil, iyi bir anlatım ve deneyimle gerçeğe dönüştürülebilecek bir hedeftir.

Vesselâm.

“`

Related Posts

İngiltere ve Hindistan’dan tarihi ticaret anlaşması

İngiltere ve Hindistan arasındaki anlaşmaya göre iki ülkenin birbirleri ile yaptığı ticarette kozmetik ve tıbbi cihazlar dahil birçok temel üründe gümrük vergileri büyük ölçüde düşürülecek.

TOBB’un nisanda onayladığı sanayi kapasite raporu sayısı arttı

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) tarafından nisanda onaylanan sanayi kapasite raporu sayısı, yıllık bazda yüzde 11,7 artarak 4 bin 52’ye yükseldi.

Aracı kurumların en çok önerdiği hisseler ve hedef fiyatları…

ForInvest Haber tarafından derlenen toplam 30 aracı kurumun model portföyü analiz edildiğinde, 23 kurumun THY hisselerine yer verdiği görüldü. THY’yi 21 portföyle Turkcell, 17 portföyle Aselsan, 16 portföyle BİM, 15 portföyle Migros izledi. Diğer …

Borsa İstanbul günü yükselişle tamamladı

Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi, günü yüzde 0,25 değer kazanarak 9.134,68 puandan tamamladı.

Karahan’a Meclis’te 19 Mart şoku!

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde ekonomideki son duruma ilişkin sunum yaptık Karahan’ın TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’ndaki sunumu öncesi 19 Mart operasyonunu protesto eden CHP Malatya …

Karahan’dan enflasyon açıklaması: Para politikasında ‘sıkı ve kararlı duruş’a devam

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından Nisan 2025 enflasyon verilerinin açıklanmasıyla konut ve işyeri kira artış oranları da belli oldu. TÜİK, Nisan ayı enflasyonunu yüzde 3,00 olarak açıkladı. Yıllık enflasyon yüzde 37,46 oldu. Türkiye …